“Bana Erdoğan’ın ‘u-dönüşü’ hakkında farklı, gizli bir hikaye anlatıldı:
Buna göre Biden, (Türkiye’de) çok ihtiyaç duyulan 11-13 milyar dolarlık kredinin Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından Türkiye’ye aktarılması sözünü verdi.”
Joe Biden bu hafta NATO zirvesi öncesinde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı bir şekilde ters köşeye yatırdı; İsveç’in NATO üyeliğini destekleyeceğini açıklatmasını sağlayarak Vladimir Putin’i terslemesine yol açtı ve istediğini elde etti.
Biden’ın “vaziyeti kurtaran” hamlesinin kamuoyundaki görünür hikayesi, Türkiye’ye Amerikan F-16 savaş bombardıman uçakları satmayı kabul etme konusundaki konuşmalar oldu.
Halbuki, bana Erdoğan’ın “u-dönüşü” hakkında farklı, gizli bir hikaye anlatıldı:
Buna göre Biden, (Türkiye’de) çok ihtiyaç duyulan 11-13 milyar dolarlık kredinin Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından Türkiye’ye aktarılması sözünü verdi.
Pazarlık hakkında doğrudan bilgi sahibi olan bir yetkili, bana, “Biden’ın bir zafer kazanması gerekiyordu ve Türkiye ciddi bir mali sıkıntı içinde” dedi.
Türkiye geçtiğimiz Şubat ayında meydana gelen depremde 100 bin insanını kaybetti ve yeniden inşa etmesi gereken dört milyon bina var.
Yetkili, “Biden’ın vesayeti altındaki Erdoğan’ın nihayet hidayete ermesinden; NATO ve Batı Avrupa ile birliktelikten karlı çıkacağını anlamasından daha iyi ne olabilir?” diye sordu.
New York Times’a göre, muhabirlere Pazar günü Avrupa’ya uçarken Biden’ın Erdoğan’ı aradığı söylendi. Habere göre Biden’ın hamlesi, Putin’in “tam da istemediği şeyi, yani genişletilmiş, daha sağlam bir NATO ittifakını aldığını” söylemesini amaçlıyordu.
Rüşvetten ise hiç söz edilmiyordu.
Dış İlişkiler Konseyi’nden (CFR) Brad W. Setser’in Haziran ayında kaleme aldığı “Türkiye’nin Artan Bilanço Riskleri” başlıklı analizin ilk iki cümlesi aslında her şeyi anlatıyordu: “Erdoğan yeniden seçildi. Şimdi yakın gibi görünen mali krizden kaçıp kurtulmanın bir yolunu bulmak zorunda.”
Setser’e göre kritik nokta, Türkiye’nin “kullanılabilir döviz rezervlerini gerçekten tüketmenin eşiğinde olduğu; ve altınlarını satmak, önlenebilir bir temerrüt ya da politikanın tamamen tersine çevrilmesi ile, IMF programının acı hapını yutmak arasında bir seçimle karşı karşıya olduğu” idi.
Türkiye’nin yüzyüze olduğu karmaşık ekonomik sorunların bir diğer kilit unsuru da, Türk bankalarının ülkenin merkez bankasına muazzam borç vermiş olmalarıydı.
Setser’e göre Rusya için ironik olan ve Kremlin’de büyük bir öfkeye yol açan şey, Putin’in Erdoğan’a Rus gazını krediyle sağladığı ve devletin gaz ithalatçısından ödeme yapmasını talep etmediği yönündeki söylentiler.
Putin’in cömertliği süredursun, Erdoğan Rusya’ya karşı savaşında kullanması için Ukrayna’ya insansız hava araçları satmaya devam ediyor. Türkiye, Ukrayna’nın ürünlerini Karadeniz üzerinden sevk etmesine de izin verdi.
Avrupa’nın tüm bu siyasi ve ekonomik çifte pazarlığı açıkça ve herkesin gözü önünde yapıldı. Amerika Birleşik Devletleri’nde ikiyüzlülük çok daha “değişik”.
Bu makale Seymour Hersh’ün blog’undan alınarak FTP tarafından Türkçe’ye çevrildi.
Makalede ifade edilen görüş ve düşünceler yazar(lar)a aittir ve FTP’nin görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır.